22 Kasım 2022 Şu sıralar kapitalizmin çok yönlü ve içe içe geçmiş krizlerini kapitalizmin doğrudan kendisine atıfta bulunmadan tanımlamak trend olmuş durumda. Durumun karmaşıklığını tanımlamak için; “çakışan aciliyetler” ve “çoklu kriz” gibi belirsiz ifadeler ortaya atılmış; ve bunlar, kasıtlı veya değil, asıl suçluyu, isim verecek olursak kapitalist ilişkilerin tamamını gizlemeye yarıyor. Bu kısa yazı; bahsi geçen kaçamak pratiklerin içeriğini, işlevini ve sınırlarını somut örneklerle tartışmaktadır. Riskler Salatası Adam Tooze “çoklu krizin sadece birden çok krizle karşılaşılan bir durum olmadığını”, bundan daha ziyade “bütünün, parçaların toplamından daha tehlikeli olduğu” bir durum olduğunu yazar (Tooze 2022a). Tooze, daha ilk bakışta, dikkat çeken…
Yazar: Güney Işıkara
Küçülme düşüncesinin son dönemde merkez (ve kimi çevre) kapitalist ülkelerde taraftar sayısını hızla artırıp, yerel örgütlenmelere ve kendiliğinden hareketlere nüfuz ettiği görülüyor. Ekolojik yıkımın köklerini kapitalizmin neoliberal suretine indirgeyen ve Yeşil Keynesçi bir model öneren sosyal demokratlara (örneğin Pollin 2018; 2019) nazaran küçülme yazını daha radikal bir noktada konumlanıyor. Ancak küçülme, hasım olarak tanımladığı büyümeyi ele alırken, ona biçim ve içeriğini veren üretim tarzını bir bütün olarak tartışmaktan kaçındığı ölçüde kendini dar bir ufka hapsediyor. Aşağıda öncelikle küçülme düşüncesinin köklerine ve ana hatlarına göz atıp, devamındaysa bu yazında öne çıkan politik ekonomi perspektiflerini ele alacağım. Küçülme yazını son derece dinamik…