Polen Dergi’nin 5. sayısını okumak için tıklayınız.
Bu Sayıda…
Fabrikada, kırda, kentte bedenleri ve emekleri sömürülerek görünmezleştirilen, ihlal edilen ve doğadan uzaklaştırılan kadınların iradesi bugün ve her gün erkin karşısına dikiliyor. Ekolojik ve ekonomik krizler ile birlikte daha fazla sorumlulukla sınanan kadınlar olarak kapitalist sistemi reddediyor; mücadelelerimizi de kolektif bilince olan inancımız ile büyütüyoruz.
7 kadından oluşan Polen Dergi Yayın Kurulu’nda mart ayındaki yeni sayımızın Kadın/Jîn Özel Sayısı olması yönünde karar aldığımızı okurlarımızla paylaşmak istiyoruz. 5.sayımız için belirlediğimiz dosya konusu ise “Sermayenin Genderwashingi” oldu. Bu sayımızın kapak tasarımı, çizer ve muhabir dostumuz sevgili Sema Çağlak’ın imzasını taşıyor.
Raporlama Ekibi’nin gündem takibiyle 2022 yılının şubat ayı için hazırladığı Almanak çalışması ile bellek, mücadelemizi güçlendirir ilkemizi sürdürüyoruz.
Kimliklerle, dünyayı görmekle, çözümleme ve önermelerle, tesadüf ve farklılıklarla tüm
hareketlerimizin ve direnişlerimizin arkasında özgürlük olmalı. Yaşam Savunucusu ve Feminist Berta Caceres Anısına metni ile Derya Sever kendimizi yeniden bulmak, yaratmak ve asırlık mücadelemizi hatırlamak için direncine kaleme dokunma hakkı veriyor.
Ahh bedenim, hiçbir zaman benim olamamış bedenim… Vurulan, sağılan, döllenen, kesilen
bedenim… Onları doyurmak için var olan bedenim, ve bebeklerim… Sanıyorlar ki bir tek biz esiriz, bizi hapsettikleri karanlık onları da sarıyor, farkında değiller. Polen Ekoloji Hayvan Özgürlüğü Çalışma Grubu’ndan Ayşe Nur Oğuz, “Sadece ben özgür olayım deyince özgürlük olur mu hiç?” sorusunu Beyaz Bulutlar adlı öyküsünde cevaplıyor.
Bu sayımızın Yerelden bölümünde Mezopotamya Ekoloji Hareketi’nin bir parçası olarak komünal, ekolojik, kadın özgürlükçü toplum paradigmasını her alanda yaşatmaya çalışan Mardin Ekoloji Derneği’nden sevgili Derya Akyol ile Sultan Gülsün söyleşiyor.
Bizim mücadelemiz, kimsenin kurtarılmak zorunda kalmayacağı bir yarın için. Çalınmış yarınlardan kalanlarla yetinmek zorunda değiliz. Çalanlardan hesap sormak için marksist bir ekoloji hareketini benimsiyoruz. Cansu Yumuşak, Women at War, Hem de “Always” başlığını verdiği film değerlendirmesinde İzlandaca çekilmiş ve Benedikt Erlingsson tarafından yönetilmiş olan Woman at War filmini izlecine alıyor.
Devam eden gaz krizi, Avrupa’nın enerji sisteminin insanlara ve gezegene yönelik riskleri
toplumsallaştırırken kirleticilerin kârlarını özelleştirdiğinin en son hatırlatıcısı olarak yerini
Helin Nur Güler emeğiyle dergimizin bu sayısında alıyor.
Em(ek)oloji çalışmaları kapsamında yeni dosya konumuz için Türkiye’deki kadın emekçilerin
yakalandığı meslek hastalıkları ve kazalanma oranını inceleyen Derya Sever ve Sultan Gülsün tehlikeli işlerde kadın emekçilerin çalıştırılmadığına inanılıyor olsa da kadınların yaşadığı birçok sağlık sorunu ve karşı karşıya kaldığı risklerin sümen altı edildiğini tespit ediyor. Görünmeyen Kadın emeği, İstatistiklerde İş kazaları ve Meslek Hastalıklarında
Buz Dağının Görünen Yüzü çalışması sizler ile.
Bu sayımızda heyecan ile beklenen Polen Çocuk bölümünü Öznur Cencik hazırladı.
Yaşasın emeğimiz!
Yaşasın ekoloji ve kadın mücadelemiz!
İyi okumalar diliyoruz